Paris’te Louvre Müzesinde bulunan Mesha Yazıtı, İncil arkeolojisi açısından değerli görünmektedir.
Wikipedia ‘nın “Mesha Stele” başlıklı makalesinin giriş bölümünde şunlar ifade edilmiştir:
“Moab Taşı olarak da bilinen Mesha Stel, Moab Kralı Mesha adına dikilmiş bir steldir. Önemli bir Kenan yazıtı içermekte ve MÖ 840 civarına tarihlenmiştir.( Moab krallığı, günümüzün Ürdün topraklarında kurulmuştu). Mesha, Moab tanrısı Chemosh'un halkına nasıl öfkelendiğini ve onların İsrail Krallığı'na boyun eğdirilmesine nasıl izin verdiğini anlatır, ancak sonunda Chemosh geri döner ve Mesha'ya İsrail'in boyunduruğundan kurtulması ve Moab topraklarını geri alması için yardım eder. Ayrıca Mesha, (yaptırmış olduğu) birçok inşaat projesini de anlatıyor.[1] Fenike alfabesinin bir çeşidiyle yazılmıştır ve Paleo-İbrani alfabesiyle yakından ilişkilidir.[2][3]”
Wikipedia’nın makalesinde ki bir başka kritik bölüm şöyle:
It is the
most extensive inscription ever recovered that refers to the kingdom of Israel
(the "House of Omri");[10] it bears the earliest certain
extrabiblical reference to the Israelite god Yahweh.[5][10] It is also one of
four known contemporary inscriptions containing the name of Israel, the others
being the Merneptah Stele, the Tel Dan Stele, and one of the Kurkh
Monoliths.[11][12][13] Its authenticity has been disputed over the years, and
some biblical minimalists suggest the text was not historical, but a biblical
allegory. The stele itself is regarded as genuine and historical by the vast
majority of biblical archaeologists today.[14]
“Bu, İsrail krallığına ("Omri Evi") atıfta bulunan, şimdiye kadar bulunmuş en kapsamlı yazıttır;[10] İsrail tanrısı Yahveh'ye (yapılmış) İncil dışı en erken kesin referansı taşır.[5][10] Aynı zamanda İsrail'in adını içeren bilinen dört çağdaş yazıttan biridir, diğerleri Merneptah Steli, Tel Dan Steli ve Kurkh Monolitlerinden biridir.[11][12][13] Gerçekliği yıllar boyunca tartışıldı ve bazı İncil minimalistleri metnin tarihsel değil, İncil'deki bir alegori olduğunu öne sürüyorlar. Stelin kendisi, bugün İncil arkeologlarının büyük çoğunluğu tarafından gerçek ve tarihi olarak kabul edilmektedir.[14]”
BT *WD İfadesi Davud Hanedanlığı mı?
Bu bölümün anlaşılabilmesi için okuyucunun, konu bağlamındaki bazı temel bilgileri bilmesinde fayda görüyorum. Kısaca bahsedip yazıttaki ifadeyi değerlendirmeye geçeceğiz.
Yahudi kaynaklarına göre Davud ve Süleyman zamanında gücünün zirvesinde olan “Birleşik Krallık” Süleyman’ın vefatından kısa süre sonra ikiye ayrılmıştı. Kuzeydeki büyük parçaya “İsrail” Güneydeki Kudüs’ü içeren parçaya “Yahuda” Devleti denmiştir. Davud Hanedanlığına bağlı kalan kabileler Yahuda devletinde kalırken diğerleri kuzeyde İsrail Devletini kurmuşlardır.
Daha önceki paylaşımım da Tel Dan Yazıtını tanıtmıştım. Orada açıkça “BYTDWD” yazıyordu. House of David (Davud Hanedanlığı) olarak okunuyordu. Metnin içeriği de bu okunuşu çok kuvvetli şekilde destekliyordu. Aşağıdaki paragraf da Tel Dan yazıtına atıfta bulunuyor ve Mesha yazıtında ki “BT*WD” ifadesi hakkındaki değerlendirmeleri anlatıyor:
The discovery of the Tel
Dan Stele led to a
re-evaluation of the Mesha Stele by some scholars. In 1994, André Lemaire
reconstructed BT[D]WD as "House of David", meaning Judah,[5] in
line 31.[34] This section is badly damaged, but appears to tell of
Mesha's reconquest of the southern lands of Moab, just as the earlier part
dealt with victories in the north. Line 31 says that he captured Horonen from
someone who was occupying it. Just who the occupants were is unclear. The
legible letters were taken by Lemaire to be BT[*]WD, with the square brackets
representing a damaged space that probably contained just one letter.
Tel Dan Steli'nin keşfi, bazı bilim adamları tarafından Mesha Steli'nin yeniden değerlendirilmesine yol açtı. 1994 yılında, André Lemaire 31. Satırdaki BT[D]WD'yi, Yahuda[5] anlamına gelen "Davud'un Evi" olarak restore etti.[34] Bu bölüm ciddi şekilde hasar görmüştür, ancak görünüşe göre Mesha'nın güneydeki Moab topraklarını yeniden fethini anlatıyor, tıpkı önceki bölümün kuzeydeki zaferlerle ilgili olduğu gibi. 31. satırda Horonen'i işgal eden birinden ele geçirdiği yazıyor. Sadece işgalcilerin kim olduğu belli değil. Okunabilir harfler Lemaire tarafından BT[*]WD olarak alındı, köşeli parantezler muhtemelen sadece bir harf içeren hasarlı bir alanı temsil ediyor.
Maalesef bütün akademisyenler burada yazan ifadeyi Davud Hanedanlığı olarak kabul etmek istemiyorlar. Yazıtta anlatılan olay ile Yahudilerin Krallar kitabında anlatılan askeri seferi karşılaştırdığımızda aynı olaydan bahsettikleri anlaşılmaktadır. Bu açıdan değerlendirildiğinde gerçektende BT*WD ifadesini Davud Hanedanlığı olarak yorumlamak daha anlamlı hale gelmektedir. Krallar Kitabı II’nin 3. bölümünün Türkçe çevirisi şöyle:
Yahuda Kralı Yehoşafat’ın krallığının on sekizinci yılında Ahav oğlu Yoram Samiriye’de İsrail Kralı oldu ve on iki yıl krallık yaptı. 2 Yoram RAB’bin gözünde kötü olanı yaptıysa da annesiyle babası kadar kötü değildi. Çünkü babasının yaptırdığı Baal’ı simgeleyen dikili taşı kaldırıp attı. 3 Bununla birlikte Nevat oğlu Yarovam’ın İsrail’i sürüklediği günahlara o da katıldı ve bu günahlardan ayrılmadı.
4 Moav Kralı Meşa koyun yetiştirirdi. İsrail Kralı’na her yıl yüz bin kuzu, yüz bin de koç yünü sağlamak zorundaydı. 5 Ama Ahav’ın ölümünden sonra, Moav Kralı İsrail Kralı’na karşı ayaklandı. 6 O zaman Kral Yoram Samiriye’den ayrıldı ve bütün İsrailliler’i bir araya topladı. 7 Yahuda Kralı Yehoşafat’a da şu haberi gönderdi: “Moav Kralı bana başkaldırdı, benimle birlikte Moavlılar’a karşı savaşır mısın?”
Yehoşafat, “Evet, savaşırım. Beni kendin, halkımı halkın, atlarımı atların say” dedi. 8 Sonra, “Hangi yönden saldıralım?” diye sordu.
Yoram, “Edom kırlarından” diye karşılık verdi.
9 İsrail, Yahuda ve Edom kralları birlikte yola çıktılar. Dolambaçlı yollarda yedi gün ilerledikten sonra suları tükendi. Askerler ve hayvanlar susuz kaldı. 10 İsrail Kralı, “Eyvah!” diye bağırdı, “RAB, Moavlılar’ın eline teslim etmek için mi üçümüzü bir araya topladı?”
11 Yehoşafat, “Burada RAB’bin peygamberi yok mu? Onun aracılığıyla RAB’be danışalım” dedi.
İsrail Kralı’nın adamlarından biri, “Şafat oğlu Elişa burada. İlyas’ın ellerine o su dökerdi” diye yanıtladı.
12 Kral Yehoşafat, “O, RAB’bin ne düşündüğünü bilir” dedi. Bunun üzerine Yehoşafat, İsrail ve Edom kralları birlikte Elişa’nın yanına gittiler.
13 Elişa İsrail Kralı’na, “Ne diye bana geldin?” dedi, “Git, annenle babanın peygamberlerine danış.”
İsrail Kralı, “Olmaz! Demek RAB üçümüzü Moavlılar’ın eline teslim etmek için bir araya toplamış” diye karşılık verdi.
14 Elişa şöyle dedi: “Hizmetinde olduğum, Her Şeye Egemen, yaşayan RAB’bin adıyla derim ki, Yahuda Kralı Yehoşafat’a saygım olmasaydı, sana ne bakardım, ne de ilgilenirdim. 15 Şimdi bana lir çalan bir adam getirin.”
Getirilen adam lir çalarken, RAB’bin gücü Elişa’nın üzerine indi. 16 Elişa şöyle dedi: “RAB diyor ki, ‘Bu vadinin başından sonuna kadar hendekler kazın. 17 Ne rüzgar göreceksiniz, ne yağmur. Öyleyken vadi suyla dolup taşacak. Sizler, sürüleriniz ve öteki hayvanlarınız doyasıya içeceksiniz. 18 RAB için bunu yapmak kolaydır. O, Moavlılar’ı da sizin elinize teslim edecek. 19 Onların önemli surlu kentlerinin tümünü ele geçireceksiniz. Meyve ağaçlarının hepsini kesecek, su kaynaklarını kurutacak, verimli tarlalarına taş dolduracaksınız.’ ”
20 Ertesi sabah, sununun sunulduğu saatte, Edom yönünden akan sular her yeri doldurdu.
21 Moavlılar kralların kendilerine saldırmak üzere yola çıktıklarını duydular. Genç, yaşlı eli silah tutan herkes bir araya toplanıp sınırda beklemeye başladı. 22 Ertesi sabah erkenden kalktılar. Güneş ışınlarının kızıllaştırdığı suyu kan sanarak, 23 “Kan bu!” diye haykırdılar, “Krallar kendi aralarında savaşıp birbirlerini öldürmüş olsalar gerek. Haydi, Moavlılar, yağmaya!”
24 Ama Moavlılar İsrail ordugahına vardıklarında, İsrailliler saldırıp onları püskürttü. Moavlılar kaçmaya başladı. İsrailliler peşlerine düşüp onları öldürdüler. 25 Kentlerini yıktılar. Her İsrailli verimli tarlalara taş attı. Bütün tarlalar taşla doldu. Su kaynaklarını kuruttular, meyve ağaçlarını kestiler. Yalnız Kîr-Hereset’in taşları yerinde kaldı. Sapancılar kenti kuşatıp saldırıya geçti.
26 Moav Kralı, savaşı kaybettiğini anlayınca, yanına yedi yüz kılıçlı adam aldı; Edom kuvvetlerini yarıp kaçmak istediyse de başaramadı. 27 Bunun üzerine tahtına geçecek en büyük oğlunu surların üzerine götürüp yakmalık sunu olarak sundu. İsrailliler bu olaydan doğan büyük öfke karşısında oradan ayrılıp ülkelerine döndüler.
Görüldüğü gibi Yahudi kaynaklarında da İsrailliler
tam bir başarı gösteremeden geri dönmek
zorunda kalmışlar. Kral Mesha’nın
diktirdiği yazıtta da inandıkları tanrının yardımıyla
bir kaç kralın
birlikte düzenledikleri bir
saldırıdan zaferle çıktıklarını
ve sonrasında topraklarını geri
aldıklarını anlatıyor. Mesha
yazıtında da saldıran
krallıklardan birisinin ismi
açıkça İsrail. Diğerinin
isminin “BT*WD “ oluşu gayet
mantıklı ve “Beth
David/House of David” olarak
düşünülmesi en makul tercihtir. Çünkü görüldüğü gibi
yazıtta anlatılan olay, krallar
kitabında anlatılan olaydır ve
İsrail’in müttefiklerinden
birisinin Yahuda krallığı(Davut
Hanedanlığı) olması beklenmelidir. Dahası
Tel Dan Yazıtında “BYTDWD” ifadesi
geçtiği için “BT*WD” ifadesini
başka türlü yorumlamak olsa olsa
idelojik çatışma temelindeki bir
direniş olsa gerektir.
Okuyucunun merak edebileceği bir soru: Neden Tel Dan yazıtında BYTDWD yazarken burada BTDWD yazmasını bekliyoruz? Tel Dan yazıtını diktiren Aramilerin kralıydı. Mesha yazıtını diktiren ise Moablıların kralı. Bir ülkenin yada bölgenin ismi farklı dillerde üretilmiş haritalarda yada metinlerde ufak farklılıklarla karşımıza çıkabilir ve bu doğaldır…
Mesha yazıtında geçen “Omri” ismi de önemlidir. Yazıtta Omri’nin İsrail kralı olduğu ifade ediliyor. Gerçektende İsrail’in krallarından birisinin ismi Omri idi. Yazıta göre kral Mesha, Omri’nin oğluyla savaşmıştır fakat yazıtta Omri’nin oğlunun ismi verilmemiştir. Krallar kitabına göre ise Omri’nin torunu olan Yoram ile savaşılmıştır.
https://en.wikipedia.org/wiki/Mesha_Stele#Proposed_references_to_David_and_%22House_of_David%22
Ulduz istese Yahudileri öldürürdü haberiniz olsun
YanıtlaSil